Bilge Ata  
Site içi arama :
 
      Ana Sayfa   |   Din   |   Köken Bilimi   |   Güncel Makaleler   |   Araştırmalar   |   Belgeler   |   Hakkımızda   |   İletişim
 
 
 

 
Anket
Amerikalıların Kızılderililere yaptığı soykırım hakkında ne düşünüyorsunuz?
 Evet Soykırım yapmıştır
 Hayır Yapmamıştır
 Kısmi olarak soykırım yapmıştır

 
 
Ziyaretçi İstatistikleri
Aktif: 50
Bugün: 38
Toplam: 1.138.415
 

Süleyman

MUHTEŞEM SÜLEYMAN

      

       KANÛNÎ SULTAN SÜLEYMAN’IN FARANÇESKO’YA MEKTUBU

        Fransa Kıralı l. Fransuva 1525 tarihinde Almanlarla yaptığı PAWYE Savaşında tutsak düşmüştü. Bunun üzerine kendisinin kurtarılması için Osmanlı Atalarımızdan yardım istedi. Kanuni Sultan Süleyman, Françesko’ya bir mektup yolladı. Kanuni’nin tutsak Fransa Kıralı Françesko’ya gönderdiği mektup aşağıdadır:

        “ Ulu Tanrının Lutuf ve Keremiyle, Hz. Muhammed {sav} Efendimizin mucizesi’yle:

“Ben ki; Kaanların Kaan’ı,/Haknların Hakanı; gerçeklerin belgesi, yeryüzünün taç dağıtan-sahibi, Akdeniz’in, Karadenizin, Anadolu ve Rumeli’nin, Karaman’ın, Rûm Ülkesinin, Dulkadirlilerin, Diyarbakır İl’inin, Azerbaycan’ın, İran’ın, Şam’ın, Halep’in, Mısır Ülkesinin, Mekke-i Mükerreme ile Medine-i Münevvere’nin, Kudüs’ü Şerifin, bütün Arabistan’ın Yemen ve daha nice ülkelerin ki; Ulu Atalarımızın ezici güçleriyle fethettikleri, Ulu Tanrı’nın da bana nasip etmiş olduğu, ateş saçan kılıcımla zaferler kazanarak fethettiğimiz pek çok ülkenin Kaan’ı ve Padişahı Sultan Bayazıt Kaan oğlu, Sultan Selim Kaan Oğlu, Sultan Süleyman’ım.

               Sen ki:

               Fransa Vilayetinin Kıralı Françesko’sun.”

                                          İmza

                           Cihan padişahı,

                    Kanuni Sultan Süleyman Kaan

 

 

 

 

 

Kanuni Sultan Süleyman Fransızlara Yardım elini uzattı. Onlar ne yaptılar? Osmanlı atalarımıza karşı savaş açtılar. Cezayir Beylerbeyliğimizi işgal ettiler. Suriye’yi Anadolu’dan kopardılar. Mısıra saldırdılar.

Dün yerlerde sürünen sefil burunlarını, şimdi; küçük dağları ben yarattım edasıyla havalara kaldırmaktalar. Geçmiş zaman onlar için geçmişti, bir daha da yaşanmayacaktı. O halde geçmişte yapılan iyiliklerin değeri de yoktu. “Öyleyse günü yaşamaya bak!” şeklindeki çıkarcı, lüpçü felsefe, onları şimdi mest etse de biz Türkler, Fransızlar gibi nice düşkünlere yardım etmişiz. Eğer günün birinde Fransızlar aynı duruma düşseler, bizim de o sıralarda elimizde bir imkân, bir fırsat olsa, yine de. Kanûnî Sultan Süleyman Kaan’ın yaptıklarının aynısını yapardık. Onlar ise bizleri bir kaşık suda boğmak için 1915 te Çanakkale’ye asker çıkardılar. 18 Mart 1915 günü Mehmet çiğin keskin direnişi karşısında artlarına bakamadan kaçıp gittiler. Fransızlar 1918 yılında da şımarıklıklarını sürdürerek Ülkemizin üstüne işgal ordularıyla geldiler, yaktılar-yıktılar. Şimdi onlar, ebedi rakipleri olan Cermenlerle 2. Dünya Savaşından sonra Kömür-Çelik Birliği adı ile kurdukları birliği AB. şekline sokarak Avrupa Birliğinin etkili üyesi konumlarıyla burunları havalarda gezmektedir. Zamanın kimin lehine-kimin aleyhine işleyeceği ise belli değildir. Gün gelir bugün vezir olanlar yarın rezil olurlar.

“Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner.” diyen atalarımız boşuna konuşmamışlardır

Şükürler olsun ki işgalci emperyalistler “geldikleri gibi de gittiler.”

        Osmanlı Kaanlarına Yeniçeriler her gün sabah selamlığında:

 

         “MAĞRUR OLMA PADİŞAHIM, SENDEN BÜYÜK ALLAH VAR.” derlerdi.

 

        Hiç kimse şu anda elindeki güçlerle mağrur olmasın. O güçler bir de bakmışsın ki yerle bir olmuştur. Daha düne kadar, Kızıl Ordusu’yla, Nükleer silahlarıyla, uzay teknolojileriyle mağrur olan Sovyetler Birliğinin şimdi yerinde yeller esiyor. Dün ülkesinin üzerinden güneş batmayan Mağrur İngiliz’in şimdi burunları yerlerde sürünüyor da toplayamıyorlar. Yakın bir gelecekte burunları sürtülecek olan ABD’li yankeler, insanların içine çıkamaz hale geldikleri zaman keşke, ben o zamanları görecek yaşta olsaydım. Ama İlâhî adaletten kurtulacaklarını sanan bu Küresel Yağmacılar, yıkım sırasının kendilerine doğru koşar adımlarla yaklaştığını nereden bilecekler? İlâhî adaletin tecelli etmeyeceğini sanan Küresel Yağmacılar, Küresel Yayılmacılar, boşuna mağrur olmasınlar.

                             

                 “Seyr etti derler hava üzre taht-ı Süleyman,

                   Ol saltanatın da yeller eser şimdi yerinde.”

 

                           “Allah’a tevekkül edenin yâveri Haktır,

                   Nâşad gönül bir gün olur şâd olacaktır.”

 

                    Anlamı:                             

                    Allah’a tevekkül edenin yardımcısı Hak’tır,

                    Şad olmayan gönül bir gün olur şad olacaktır.”

 

                                                                  Adana Valisi

                                                                      

                                                                     Ziya Paşa 

                                                              {Terkib-i Bend’den}    

 


 
  2025 © Bilge Ata. Tüm Hakları Saklıdır.   Son Güncelleme Tarihi: 05.07.2017Tasarım & Kodlama: -